YÖK Başkanı Erol Özvar, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda milletvekillerini bilgilendirdi. Özvar, YÖK’ün temel hedefinin, Türkiye’nin beşeri sermayesinin bilgi, beceri ve yetkinliğinin artırılması olduğunu söyleyerek üniversitelerle ülkenin bilgi birikimini daha ileriye taşımaya çalıştığını söyledi. Özvar, YÖK’ün, üniversitelerle temel hedefleri arasında yükseköğretimde uluslararası saygınlığı elde etmenin bulunduğunu üniversitelerin ulusal ve uluslararası rekabette öne çıkmasını istediklerini bildirdi.
Özvar, Türkiye’de üniversitelerin, ulusal ve uluslararası konjonktüre ayak uydurabilecek esneklik ve başarı sergilediğini belirterek, şöyle konuştu:
“Üniversitelerin, başarılı olabilmeleri için kendi içinde güçlü yanlarına dayalı farklılaşma yoluna gitmesi gerekiyor. Bu, YÖK’ün yaptığı belki de en önemli işlerin başında geliyor. Yükseköğretim kurumları, monolitik bir yapıda. Üniversite çağına gelen öğrencilere hizmet etmek veya o bildik yapılanması içinde faaliyet göstermektense rekabette güçlü olabildiği taraflarla farklılaşma yoluna gitmek durumunda. Bu, dünyada gördüğümüz önemli değişimlerden biri. YÖK olarak geçmişten bu yana bu konuda çok önemli mesafeler kat ettik. Üniversitelerde ‘big data’nın bir proje olarak vazedilmesi yalnızca Türkiye’de değil dünyada ilklerden. Bugün Avrupa’daki pek çok ülkede üniversitelerde big data inşası gündemde bile değil. YÖK olarak 204 üniversiteye verdiğimiz ödevlerden veya takip ettiğimiz hedeflerden biri bu. Üniversitelerin, kendi verilerine sahip çıkarlarsa üniversiteleri daha etkin yöneteceklerine inanıyoruz. Bunun içinde makine öğrenimi, derin öğrenim, yapay zeka vesaire hepsi var ve biz bütün üniversitelerde şu anda her türlü bilgi süreçlerinin tamamını dijitalleştiriyoruz. Dijitalleşme seviyesi şu anda bazı üniversitelerde yüzde 100’e vardı.”
‘YAPMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ ŞEY TERCİH TABANINI GENİŞLETMEK’
Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testi’nde (AYT) baraj puanlarının kaldırılmasına ilişkin konuşan Özvar, “Bizim yapmaya çalıştığımız şey, tercih tabanını genişletmek, öğrencileri üniversiteye puansız sokmak değil. Baraj olmasaydı, AYT’de 763 bin 638 aday ilave olarak lisans programları için tercihte bulunma hakkı elde edecekti. Baraj puanı uygulamasının kaldırılmasına ilişkin almış olduğumuz izlenim, bu sürecin daha dinamik hale geldiği, daha fazla öğrencinin tercihte bulunabiliyor olmasının sisteme dinamizm kattığı” dedi.
‘BİR İLAN GÖRDÜĞÜMÜZDE HEMEN MÜDAHALE EDİYORUZ’
Özvar, bazı milletvekillerinin, ücretle tez yazdırıldığı iddialarına ilişkin “Nerede bir şikayet görürsem, ne olursa olsun gerek internet sitesi gerekse normal posta adresi olsun YÖK Başkanı olarak hemen savcılığa şikayet ediyorum. Üniversitelerde böyle bir şeye rastlarsam ilk işim bir inceleme ve soruşturma başlatmak oluyor. Bugün intihal bir vaka haline geldi. Bu, bütün dünyada üniversitelerin mücadele ettiği bir süreç. Üniversitelerde kişiye mahsus veya onu andıracak bir ilan gördüğümüzde buna müdahale ediyoruz ve bunu iptal ettiriyoruz. YÖK Başkanı olarak her gün bu ilanları yakından takip eden biriyim” açıklamasında.
‘UKRAYNA KONUSUNU EN BAŞINDAN BERİ İZLİYORUM’
YÖK Başkanı Özvar, Ukrayna’daki üniversitelerde okuyan Türk öğrencilerin, Türkiye’de üniversitelere nasıl yerleştirileceğine ilişkin milletvekillerinin sorularını şöyle yanıtladı:
“Ukrayna üniversitelerini gayet iyi tanıyoruz, bunların statülerini gayet iyi biliyoruz. Öğrencilerime söylüyorum; çocuklar, yurt dışına gitmeden gideceğiniz üniversitenin Türkiye tarafından tanınır olup olmadığını lütfen kontrol edin. Kontrol etmeden asla gitmeyin. Nasıl ki bazı Türk üniversitelerini yurt dışında bazı üniversiteler tanımıyorsa Türkiye de bazı üniversiteleri tanımıyor. Bu aslında herkes tarafından da biliniyor. Bu konuda vicdanları da rahatsız etmeyecek şekilde çözüm bulunması gerektiğine inanıyoruz. Ukrayna konusunu en başından beri izliyorum, kaç öğrenci var, ne yapıyorlar, ne zaman geliyorlar? Onları da yakından takip ettiğimizi bilmenizi istirham ederim.”
